Psikolojimizi Daha Yakından Tanıyalım : Depresyona ve Depresif Ruh Haline Ayırt Edici Bir Bakış

Psikolojimizi Daha Yakından Tanıyalım : Depresyona ve Depresif Ruh Haline Ayırt Edici Bir Bakış

Hayat pratiğimizde hastalık isimlerini sıklıkla kullanırız. Kimi zaman kendimize kimi zaman bir başkasına kendimizce teşhis koyarız. Özellikle bazı hastalıklar vardır ki oldukça popülerlerdir ve onları sık sık telaffuz ederiz. Tabii, depresyon da bunlardan biri. Muhakkak çoğumuzun depresyon hakkında bazı fikirleri vardır. Bu aslında bir yandan olumlu bir durum olarak değerlendirilebilecekken, bir yandan da olumsuz olabilir. Olumludur çünkü en azından hastalıklardan haberdarız demektir, olumsuzdur çünkü bilgi kirliliğine yol açabilir. Depresyon, kişinin kendisini karamsar, değersiz, mutsuz, çökkün, yaşama karşı isteksiz hissettiği bir ruhsal rahatsızlıktır. Kişinin yaşam standartlarını sekteye uğratıp, yaşam döngüsünü ilerletmede zorlanmasına veya bu döngünün ortadan kalkmasına yol açar ve kendiliğinden kısa süre içerisinde geçmez.

Depresyon kendisini :

•Psikomotor yavaşlama veya artma,

•İştahın artması veya azalması,

•Uykunun artması veya azalması,

•Değersizlik düşünceleri

•Karamsarlık

•Yaşamdan zevk alamama

•Konsantrasyon güçlüğü

Şekillerinde gösterebilir ve bu duruma depresyon teşhisi konulabilmesi için bu belirtilerden en az beş tanesinin 2 haftalık süre boyunca kendisini gösteriyor olması gerekir (konuyla ilgili bir psikiyatristten detaylı bilgi alabilirsiniz). Böyle bir durumda ise bir uzmandan destek almak doğru ve faydalı bir seçenek olacaktır. Netice olarak depresyon, her üzücü olay karşısında duygularımıza giydirdiğimiz hazır bir kılıf değildir. Kişinin hayattaki işlevselliğini olumsuz şekilde etkileyen ve sonuç olarak teşhisin konulduğu ruhsal bir rahatsızlıktır. Depresif hissetmek veya depresif ruh hali içerisinde olmak ise depresyon teşhisimiz olmasa da çoğumuzun deneyimleyebileceği bir ruh halidir ve üzüntülü, karamsar, çökkün hissetmek olarak açıklanabilir. Ayrılık, kayıp, aile içi sorunlar, iş ve okul ile ilgili sorunlar, insan ilişkilerinde yaşanan sorunlar gibi durumlarda kendisini gösterebilir. Bu bir duygu durumdur ve depresyon gibi günlere, haftalara yayılmaz ve tek başına depresyon kadar kişinin hayat kalitesini düşürmez. Üzücü olaylara karşı bürünebileceğimiz bir duygu durumdur. Haftalardır kendisini karamsar, değersiz, çökmüş hisseden, konsantrasyon güçlüğü yaşayan, hayattan zevk alamayan, iştah, uyku ve hareket etmede artış veya azalma deneyimleyen biri için depresyondan bahsedilebilirken, semptomların depresyon teşhisi konulacak kadar uzun sürmediği ve ağır olmadığı, kişinin kendisi için üzücü olan bir yaşam olayı sebebiyle kendisini üzüntülü, karamsar, isteksiz hissetmesi durumunda depresif duygu durumundan söz edilebilir.

Örneğin şiddetli baş ağrısı atakları yaşayan biri için migren teşhisi konulabilirken, kalabalık ve gürültülü bir ortamda olduğu için baş ağrısı yaşayan biri için migrenden bahsedilemez. Bu aslında o kişinin bulunduğu ortamdan kaynaklıdır ve o ortamdan çıkarsa veya ilaç alırsa baş ağrısı geçecektir. Bu tarz bir durum için migrenden söz edilemez. Tıpkı kendisini üzücü bir yaşam olayına karşı depresif hisseden ve bu durumun uzun süredir ortada olmadığı biri için depresyondan bahsedemeyeceğimiz gibi.

Görüldüğü üzere çoğu durum için sık sık kullandığımız depresyon, -eğer ki belirtileri karşılamıyorsanız- aslında pek de bu kullanıma uygun değildir. Hastalıkların varlıklarına karşı farkında olmak iyidir fakat bu hastalıkların esasen neyi içerdiklerinin farkında olmak ise daha iyidir.

Sosyal Medya'da Paylaş

Yazar Hakkında

Radiye Mahabat Seyda

Merhaba, Ben Radiye Mahabat Seyda. Lisans eğitimimi İstanbul Gelişim Üniversitesi'nde psikoloji alanında tamamladım. Akabinde ''Çözüm Odaklı Kısa Süreli Terapi'', ''Mindfulness & Kabul ve Karar...