Obsesif Kompulsif Bozukluk İncelemesi : Hepimiz OKB Özellikleri Taşır mıyız?

Obsesif Kompulsif Bozukluk İncelemesi : Hepimiz OKB Özellikleri Taşır mıyız?

Toplum içerisinde yaygın olarak kullandığımız kelimelerden biri olan “takıntı” kelimesi, Obsesif Kompulsif Bozukluk hakkında ilkel fikirlerimizin olduğuna işaret etmektedir. Çoğumuzun bir fikri var fakat bu fikirleri bilinçlenmek adına biraz daha geliştirelim. 

Diğer bir ismiyle Takıntı Zorlantı Bozukluğu, kişinin isteği dışında gerçekleşen, zihnini kuşatan ve ısrarlayıcı şekilde kişinin düşünce ve davranışlarını etkisi altına alan anlamsız, abartılı, gerçeği yansıtmayan düşünce ve davranışlarla kendisini gösteren bir psikolojik hastalıktır. Obsesif Kompulsif Bozuklukta kişinin aklına gelen ve davranışlarını takıntılı bir şekilde aynı eylemi yapmaya iten dürtüler,  bilinçli bir çaba ile kişinin aklından kovulamazlar ve kişinin işlevselliğini düşürürler. Örneğin kişinin gerektiğinden çok daha fazla temizlik yaptığını düşünelim. Bu durumda kişi temizlik yapmakla meşgul olduğu için belki işine geç kalacaktır, belki dışarı çıkıp sosyalleşemeyecektir, belki kirleneceği düşüncesiyle dışarı çıktığında hiçbir yere dokunamayacaktır… İşte kişinin mantık dışı boyutta olan bu tekrarlayıcı ve abartılı düşünce ve davranışlarına Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) denir. OKB, “obsesyon”ve “kompulsiyon” boyutlarında kendisini gösterir. Obsesyonlar, düşünce boyutundaki takıntılı düşüncelerdir, kompulsiyonlar ise davranış boyutundaki takıntılı davranışlardır.

 

Sık Görülen Obsesyonlar :

•Saldırganlık Obsesyonları : Kişinin kendisine veya çevresindekilere zarar verme düşünceleri ile karakterizedir. Örneğin kişi “Ya kendimi aşağı atarsam, ya ona tokat atarsam, ya etrafı kırıp dökersem…” şeklinde düşüncelere sahiptir. 

•Bulaşma Obsesyonları : Kişi çevrenin kirli olduğunu düşünür ve özellikle de elleri kirlenecek düşüncesiyle kapı tokmağı, para gibi nesnelerden kaçınır.

•Kuşku Obsesyonları : Bir eylemin yapıldığından emin olamama obsesyonudur. Kişinin zihni “Kapıyı kilitledim mi, ocağın altını kapattım mı?” düşünceleriyle doludur.

Cinsel Obsesyonlar : Kişi kendisi için utanç verici ve kabul edilemez nitelikte olan obsesyonlara sahiptir. Örneğin kişinin bir yakınıyla ilgili sahip olduğu cinsel nitelikteki düşünceleri buna örnek olarak verilebilir.

Somatik Obsesyonlar : Kişi devamlı olarak hayati tehdit niteliğinde olan bir hastalığa sahip olduğu düşüncesi içerisindedir. 

Dinsel Obsesyonlar : Kişinin aklına dinle ilgili kötü düşünceler gelir ve bu, kişide suçluluk hissiyatı uyandırır. 

Sık Görülen Kompulsiyonlar : 

Kompulsiyonlar genellikle kişinin aklına gelen obsesyonları yani takıntı niteliğindeki düşünceleri uzaklaştırmak için yapılır. Kişi, zihninde beliren bir felaketin gerçekleşeceği düşüncesinden dolayı, felaketi önlemek için tekrarlayıcı nitelikte olan törensel davranışları sergiler yahut zihinsel bir eylem gerçekleştirir. Örneğin kişi, felaket gerçekleşmesin diye 10’a kadar sayar veya parmaklarını şıklatır. Bu davranışlar bir sıkıntıyı gidermek, korku yaratan bir olayı etkisiz hale getirmek için yapılır. 

•Temizlik Kompulsiyonları : Kişi ellerini sık sık yıkar, defalarca temizlik yapsa bile içi rahatlamaz.

•Kontrol Etme Kompulsiyonları : Bu kompulsiyonlar güveliği sağlamakla ilgilidir ve kişi gerek olmadığı halde prizleri, ocağı, kapıyı kontrol eder. 

•Dokunma Kompulsiyonları : Kişinin kendisini belli nesnelere dokunmak zorunda hissettiği kompulsiyonlardır. Örneğin kişi “Eğer şuraya dokunmazsam saniyeler içinde bir felaket gerçekleşecek.” diye düşünür ve o nesneye dokunur. 

•Düzenleme Kompulsiyonları : Bir simetri sağlamak amacıyla eşyaların belli bir düzen içerisinde tutulduğu kompulsiyonlardır.

•Tekrarlama Kompulsiyonları : Birtakım davranışları belli sayıda veya belli tarzda tekrarlama kompulsiyonlarıdır. Örneğin kişi yerinde 20 kere seker.

•Sayma Kompulsiyonları : Araba plakalarını, yoldaki çizgilerin sayılarını sayma şeklinde kendisini gösterir. 

Hepimiz OKB özellikleri taşır mıyız ve bu bizim için ne demektir?

Bu sayılan obsesyonlar ve kompulsiyonlar bize tanıdık gelebilirler. Çoğumuz kimi zaman bu takıntılı düşüncelere ve davranışlara sahip olabiliriz. Örneğin kimi zaman “ya kendimi aşağı atarsam, ya ocağı açık unuttuysam” diye düşünebiliriz veya kendimizi bir yere dokunmak zorundaymışız gibi hissedip, o yere dokunabiliriz. Bu sayılan özellikleri kendimizde de bulabiliriz fakat bu durumun OKB boyutunda olması için bu davranış ve düşüncelerin hayattaki işlevselliğinizi düşürüyor olması gerekmektedir. Netice itibariyle beyin sürekli düşünen bir organdır ve düşüncelerimizi tamamen kontrol etmek oldukça zordur. Bu sebeple bazı obsesyon veya kompulsiyonlara biz de sahip olabiliriz fakat bu OKB’ye sahip olduğumuz anlamına gelmemektedir. Sahip olduğunuz takıntılı ve tekrarlayıcı nitelikte olan düşünce ve davranışlar hayat kalitenizi düşürdüğünde ve sizi hayatınızı devam ettirmekten alıkoymaya başladığında OKB boyutundan bahsedilebilir. Böyle bir durumda bir uzmandan yardım almanız sizin için doğru olacaktır.  

Obsesif Kompulsif Bozukluk içerik itibariyle gerçek dışı ve mantık dışı olan düşünce ve davranışları içerir. OKB’li kişi yaptıklarının saçma olduğunu bilse bile bu durumun önüne geçemeyebilir. Aslında sahip olunan bu takıntılar sadece birer düşünceden ibaretlerdir ve gerçek dünyaya ekileri olmayıp, bir düşünceden daha fazlası değildirler. Kişi bu durumla başa çıkamaz hale geldiğinde ise psikolojik sağlığı için harekete geçmek en doğru seçenek olacaktır. 

Sosyal Medya'da Paylaş

Yazar Hakkında

Radiye Mahabat Seyda

Merhaba, Ben Radiye Mahabat Seyda. Lisans eğitimimi İstanbul Gelişim Üniversitesi'nde psikoloji alanında tamamladım. Akabinde ''Çözüm Odaklı Kısa Süreli Terapi'', ''Mindfulness & Kabul ve Karar...